9 Nisan 2012 Pazartesi

6.Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım








 

1.CANLI DEYİNCE NE ANLIYORUZ? 

RESİM 1: Varlıkların canlı mı cansız mı olduğuna nasıl karar veririz?



Evimiz, sokağımız ve okulumuz yakın çevremizi oluşturur. Evlerimizde yaşamımızı kolaylaştıran pek çok eşya vardır.
Sokağımızda; insanlar, ağaçlar, kuşlar, çeşitli evcil hayvanlar, sokak lambaları,çöp bidonları gibi varlıklara rastlarız.
Okulumuzda göze çarpanlar ise arkadaşlarımız, sıra, tahta, kalem ve saksı bitkileridir.
Evimizdeki bitkilere su verir, akvaryumdaki balıkları ve kafesteki kuşlları besleriz. Ama kullandığımız eflyaları beslemeyiz. Neden bitkilerimizi sulayıp hayvanlarımızı beslediğimiz halde eşyalarımıza bunları yapmayız?
Varlıkları canlı ve cansız olmak üzere ikiye ayırırız. Bir varlığın canlı ya da cansız olduğunu belirleyen bazı özellikleri vardır.
ŞEMA 1: Varlığın belirlenmesinde yardımcı şema

CANLI VE CANSIZ VARLIKLARIN 

BENZERLİKLERİ:

    1. Maddedirler
    2. Boşlukta yer laplarlar, hacimleri vardır.
    3. Kütleleri vardır
    4. Belli bi şekil ve büyüklükleri vardır 
     

                                               FARKLILIKLARI:

               CANLI                                                                            CANSIZ 
    Doğar, beslenir,büyür ve ölürler.              Doğma, beslenme,büyüme, üreme ve ölme özellikleri yoktur.
    Hareket edebilirler 
    Solunum ve boşaltım yaparlar

    BİTKİ VE HAYVANLARIN CANLILIK ÖZELLİKLERİ VİDEO 

     

    CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ

                   
                                     TEST ZAMANI 1  


    2.BİTKİ VE HAYVANLARIN ÖZELLİKLERİ

     

     
       






                BİTKİLERİN DÜNYASINA HOŞ GELDİNİZ=)


                             

                                           HAYVANLAR ALEMİNE YOLCULUK=) 




       2.1.BÜYÜME VE GELİŞME


    Çevremizde hangi hayvanların yavrularını ve annelerini görebiliyoruz? 

    Hayvanlar dünyaya geldiklerinde çok küçüktür. Zaman içerisinde büyür ve yetişkin olurlar. Kanguru, yavrusunu doğurduktan sonra kesesinde taşır. Yavru kanguru, anne kesesinde gelişimini tamamlayıncaya kadar anne sütüyle beslenir. Kendi başına yaşamını sürdürebileceği zamana kadar bu kesede yaşlar. Kurbağa yavruları,yumurtadan çıktıklarında küçük balıklara benzer. Zamanla büyür ve ergin bir kurbağa olurlar.
    Bitkilerin büyümesi biraz daha farklıdır. Küçük bir meşe palamudu toprakta çimlenerek bir fidan oluşturur. Bu fidan da zamanla görkemli bir meşe ağacı olur. Karahindiba tohumları toprağa düşerek çimlenir ve yeni bir bitki meydana getirir. İlkbaharda bahçemize ektiğimiz küçük domates fideleri birkaç ay sonra büyüyerek yediğimiz domatesleri oluşturur.

                                                  2.2.BESLENME


    Canlılar, büyümek gelişmek, hareket etmek ve çoğalmak için beslenmek zorundadır. Canlıların
    beslenmeleri birbirinden farklıdır. 
    Bitkiler besinlerini kendileri üretir. 
    Hayvanlar kendi besinlerini kendileri üretemez, başka canlılardan sağlar.



                                 2.3.HAREKET


    Hayvanlar bir yerden başka bir yere gitme,
    düşmanlardan kaçma, avlanma gibi nedenlerle
    hareket eder. Balıklar yüzer. Kuşlar uçar. Kelebek,
    arı, sinek gibi bazı böcekler de uçarak hareket
    eder. Yılan, solucan sürünür. Çekirge sıçrar. Aslan,
    keçi, geyik, kedi ve köpek gibi hayvanlar da yürüyerek,
    koşarak hareket eder.
    Bitkilerin, hayvanlar gibi yer değiştirme hareketleri yoktur. Kökleriyle
    toprağa tutundukları için hareketleri sınırlıdır. Kökler, toprakta suyun fazla olduğu tarafa doğru yönelir. Sarmaşıklar büyürken bulundukları yerdeki duvar
    veya ağaç gibi varlıklara sarılarak hareket eder. Bazı bitkiler ise yapraklarını ve çiçeklerini ışıga doğru yöneltir. Canlılar, bu şekilde yer ve yön değiştirerek hareket eder.

     

             2.4.SOLUNUM 

    Canlılar yaşamsal faaliyetlerini devam
    ettirebilmek için enerjiye ihtiyaç duyar.
    Bu enerjiyi ise besinlerden sağlar.
    Besinlerden enerji elde etmesine
    solunum denir.Canlıların çoğu besinlerden enerji sağlamak için
    oksijeni kullanır. Bu işlem sonucunda
    karbon dioksit gazı oluşur.
    Canlılar oksijen gazını alıp karbon dioksit
    gazını vermek için farklı yapılara sahiptir.Çevremizde
    gördüğümüz at, kedi, köpek gibi canlılar nasıl gaz alış verişi yapar?  Ya bitkiler ve balıklar bu işi nasıl yapar?
     Balıklar solungaçları ile soluk alıp verir.
     Bitkiler ise gaz alışverişini yaprakları ile gerçekleştirir.


         2.5.BOŞALTIM


    Canlıların vücutlarında çeflitli faaliyetler sonucu zararlı maddeler oluşur. Bunların canlıya zarar vermemesi için vücutlarından uzaklaştırılması gerekir.
    Bitkiler topraktan aldıkları fazla suyu yapraklarıyla dışarı atar. Ayrıca bazı zararlı atoklar yapraklarda birikir. Yaprağın sararıp dökülmesi boşaltıma yardımcı olur.
    Hayvanların vücutlarında biriken zararlı maddeler farklı yollarla dışarı atılır. At, kedi, köpek gibi bazı hayvanların boşaltım organları  böbreklerdir.Böbrekler bu hayvanların vücutlarında biriken zararlı
    maddelerin atılmasına yardımcı olur.


    2.6.UYARTI ALABİLME VE TEPKİ VEREBİLME


     
    Kedimiz sesimizi duyunca yanımıza gelir.
    Köpeğimiz fırlattığımız oyun tahtasını yakalamak
    için hızla koşar. Yemini yiyen kuş ani ses karşısında
    uçar. Ayçiçeği gibi bazı bitkiler, çiçeklerini ve
    yapraklarını güneş ışığına doğru çevirirler. Bu,
    bitkilerin ışıga karşı verdiğibir tepkidir. Küstüm
    otu bitkisi ise dokunulduğunda yapraklarını kapatır. Görüldüğü gibi bitkiler ve hayvanlar
    çevrelerinden gelen uyartılara farklı tepkiler verir





  •       2.7.ÜREME


    Çevrenizde, dünyaya yeni gelmiş hayvan yavruları gördünüz mü?
    Canlılar belli bir olgunluğa erişince kendilerine benzeyen yeni canlılar oluşturur. Bu olay, canlıların soyunun devam etmesini sağlar. Bitki ve hayvanların üreme şekilleri birbirinden farklıdır. Kedi, fok, su samuru, inek ve koyun gibi canlılar doğurarak çoğalır. Kuş, kaplumbağa, balık ve yılan gibi hayvanlar ise yumurtlayarak çoğalır. Severek yediğimiz kayısı, erik, elma ve armut gibi meyvelerin içindeki çekirdekler, tohumdur. Tohumlar, uygun şartlarda yeni bitkileri meydana getirir.

     GÖZLE GÖRÜLEMEYECEK KADAR KÜÇÜK CANLILARI TANIYALIM

     
    Çevremizdeki canlılar sadece bitkiler ve hayvanlar değildir. Bitki ve hayvanların dışında da canlılar vardır. Bazı canlılar gözle görülemeyecek kadar küçüktür. Bu canlılar görmek için mikroskop adı verilen araçlar kullanılır. Mikroskop canlıları olduğundan daha büyük göstererek görülebilmesini sağlar.

     

                 TANIM:




    Gözle görülemeyip ancak mikroskopla görülebilen canlılara, mikroskobik canlılar adı verilir.
    Mikroskobik canlıları mikroskopta incelemek için lam ve lamel adı verilen camlar kullanılır. Mikroskobik canlıların çok geniş bir yaşam alanları vardır. Mikroskobik canlılar suda, denizde, canlıların vücudunda, besinlerde, çok sıcak ve çok soğuk ortamlarda yaşayabilir. Mikroskobik canlılar hastalıklara, yiyeceklerin bozulmasına, ölü hayvanların ve sonbaharda dökülen yaprakların çürümesine sebep olabilir.
    Hamurun mayalanması, üzüm suyunun sirkeye, sütün yoğurt ve peynire dönüşmesi mikroskobik canlılar sayesinde olur. Turşuların yapılmasında da mikroskobik canlıların etkisi vardır. Portakal, ekmek ve peynirin küflenmesine gözle göremediğimiz canlılar sebep olur. 


    ILGININ DÜNYASI: MİKROPLAR 


    CANLILARI TANIYALIM(KONU TEKRARI EĞLENCELİ SORULAR )


    UYUYAN CANLILARI UYANDIRALIM


    Yumurta, fasulye ve nohudu besin olarak kullanırız. Canlılık özelliklerini göz önünde bulundurduğumuzda, bu varlıkların cansız olduğunu düşünebiliriz.Fasulye, nohut ve mercimek bitki tohumlarıdır. Tohumlar cansız varlıklar değildir. Tohumlar ve hayvan yumurtaları için uyku halinde bulunan canlılar denebilir. Tohumlar uygun şartlar olmadığı sürece uyku halinde bekler. Uygun şartları bulduklarında tohumlar çimlenerek yeni bir bitkiyi meydana getirebilir.Ilık ve nemli ortamlarda bulunan soğan ve patatesin çimlenmesi, uyku halindeki bir canlının uyanması örnek olabilir. Bazı tohumlar yıllarca bozulmadan uyku halinde kalabilir. Tohumun yeni bir canlı meydana getirebilmesi için su, hava ve uygun sıcaklık gereklidir.
      

    3.YAŞADIĞIMIZ ÇEVRE

     
    Bir canlının bulunduğu ortama çevre denir.
    Çevre çeşitli canlı ve cansız varlıklardan oluşur.
    Çevremizde canlıların yaşayabileceği farklı     yaşam alanları vardır.
    Hayatın devam edebilmesi için çevreyi korumamız gerekmektedir.


    3.1.     YAŞAM ALANLARI


          Doğadaki canlılar farklı ortamlarda yaşarlar.
        Canlıların kendi özelliklerine göre doğal yaşama alanları vardır.
        Canlıların yaşaması belli sıcaklık gerekir.
    Canlıların yaşam alanları hava, su ve kara alanlarıdır.
        Su ortamda pek çok canlı yaşar.
        Mikroskobik canlılar genellikle suda yaşarlar.
        Balıkların bir kısmı tatlı suda bir kısmı da tuzlu suda yaşarlar.
        Yengeç, istakoz, midye, mürekkep balıpı suda yaşar ve sudaki çözünmüş oksijenlerden yararlanırlar.
        Güneş ışınları deniz diplerine kadar inemediğinden canlı çeşitliliği de azalır.
        Canlıların birçoğu karada yaşar.    Orman çayır göl dağ gibi alanlarda yaşarlar.
        Kurbağa, suaygırı, timsah, sukaplumbağası, kunduz gibi canlılar hem karada hem de suda yaşarlar.
        İnsan eliyle oluşan yaşam alanları da vardır.bunlar doğal olmayan yaşama alanlarıdır.örneğin akvaryum, tarla, saksı, havuz gibi…



    3.2.     ÇEVREMİZDE KİRLİLK

                      Her canlının yaşamlarını sürdürebilmeleri için doğal alanlara yani çevreye ihtiyacı vardır.
            Çeşitli çevrelerde yaşayan canlılar uyum içerisinde birlikteliklerini devam ettirirler.
           Çevrenin kirlenmesi bu uyumu ortadan kaldırarak tabiatın dengesini bozmaktadır.
           Çevre kirliliğinin en önemli faktörü ise insan unsurudur.
           Çevre denilince aklımız ilk önce yakın çevre gelir.
           Evimiz, mahallemiz, sokağımız, okulumuz ve sınıfımızdır.
          Yakın çevremizi temiz tutarsak çevre kirliliğini de önlemiş oluruz.
           Sınıflarımızı ve okulumuzu temiz tutmalıyız ve bahçe temizliğine özen göstermeliyiz.

    3.3.     İNSAN VE KİRLİLİK

           Ne yazık ki çevre kirliliğinin en önemli faktörü insandır.
        İnsan nüfüsunun hızlı artması barına sorunu ortaya çıkarmaktadır.
        Bu nedenle düzensiz kentleşme kaçak yapılaşma artmıştır.
        İnsanlar hayvan otlatarak, tarla açmak için ve yerleşim yerleri oluşturmak için ormanları tahrip ederler.
        Ormanlar havaya oksijen vererek insn gibi birçok canlının hayatlarını sürdürmesini sağlar.

                        ÇEVRE KİRLİLĞİNİN NEDENLERİ:

    &   Çevreye atılan çöpler
    &   Kanalizasyon sisteminin eksikliği
    &   Tarım ilaçlarının kontrolsüz kullanımı
    &   Nüfus artışı ve düzensiz kentleşme
    &   Deterjanlar, deodorantlar, piller
    &   Ev ve fabrika bacalarından çıkan dumanlar
    &   Motorlu taşıtlardan egzozundan çıkan zehirli gazlar








    3.4.     ÇEVREMİZİ KORUYALIM

        Çevre kirliliğeine neden olan etkenleri öğrendik
        Bu kirlilikler çevremizdeki bütün canlılara zarar verir
        Çevre kirliliğini önlemek bizim elimizdedir.

    Yaşadığımız çevreyi temiz tutmak için:

    Þ  Sınıflarımızı temiz tutmalıyız
    Þ  Kâğıt artıklarını ve çikolata poşetlerini çöpe atmalıyız.
    Þ  Okul bahçesini temiz tutmalıyız.
    Þ  Evimizin önünü temiz tutmalıyız
    Þ  Ağaçlandırmaya özen göstermeliyiz.
    Þ  Kâğıt, plastik, cam gibi geri dönüşüm imkânı olan maddelerin geri dönüşümünü sağlamalıyız. 
    Þ  Parfüm ve deodorant kullanımına dikkat etmeliyiz.


    SUYUN HAYATIMIZDAKİ ÖNEMİ




    GELECEĞİMİZ BOŞA AKMASIN!!!!!!



    ÇÖPLERİN VE ATIKLARIN AYRI TOPLANMASI(ANİMASYON)




    DUYARLI OLALIM VE PROJEYE DESTEK ÇIKALIM...




     KAYNAKÇA
      

















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder